15 Aralık 2016

İzmir


Üç arkadaşımla birlikte çıktığım İzmir maceramız sabahın erken saatlerinde İzmir Basmane'de başladı. Konaklamak için Alsancak'taki Devlet Demir yolu Misafirhanesini seçtik. Burası merkezi konumu, temizliği, ve sıcaklığıyla kış günlerinde tercih edilebilecek ideal bir mekan.


Eşyalarımızı otele yerleştirip, güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra Kahve Dünyası'nda birer Türk kahvesi içerek turumuza başladık.





Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesindeki mağazalara göz atıp Kordon boyunca yürüyerek Konak Pier'e ulaştık.


Konak Pier 1890 yılında Fransız mimar Gustave Eiffel tarafından gümrük binası olarak inşa edilmiş. 1960'larda balık hali olarak kullanılmış ve 2003-2004 yıllarında yapılan restorasyon çalışmalarından sonra mağaza, kafe, restoran ve sinema salonlarının bulunduğu bir yaşam merkezine dönüştürülmüş.



Biz Konak Pier'de frambuazlı cheesecake yemek ve latte içmek için Has Kahve Evi'ni tercih ettik. Burası dostlarınızla gelip deniz manzarasına karşı sohbet edebileceğiniz oldukça keyifli bir mekan.





Konak Pier'i çok beğendiğimiz için ertesi gün kahvaltımızı da yine burada bulunan %100 Rest&Cafe'de yaptık. İç mekan tasarımına ve sunulan lezzetlere hayran kaldık.


Ardından vapurla Karşıyaka'ya geçtik. Burada tarihi öğretmenevi lokalinde oturup birer çay içtik. Yine mimarisi ve manzarasıyla büyüleyen harika bir binaydı.



Karşıyaka'da sahil yolu boyunca gördüğümüz midye dolma tezgahlarına karşı kayıtsız kalamadık ve Midyeci Zeki ustanın tezgahında kendimize bir ziyafet çektik. Kesinlikle hayatım boyunca yediğim en ama en lezzetli midye dolmalar Karşıyaka'da satılıyordu.


İzmir sıcacık havası ve capcanlı hareketli atmosferiyle bize enerji verdi, yürümekten ve etrafı keşfetmekten hiç yorulmadık.


Karşıyaka' daki tatlı durağımız Bolulu Hasan Usta oldu.


Alsancak'a döndüğümüzde fayton turu yaptık. Hayatımda ilk kez faytona bindim ve çok keyif aldım.


Klasik Victoria tarzı faytonlar için Avusturya'dan Haflinger cinsi güçlü atlar getirilmiş ve İzmir trafiğinde güvenli yolculuk için özel eğitimlerden geçirilmişler.


Akşam yemeğinde İzmir'in en meşhur dönercisi olan Kıbrıs Şehitleri Caddesindeki Sakıp Ağa'ya gittik. Yine önceden araştırıp pek çok müdavimi olduğunu öğrendiğimiz Reyhan Pastanesi'nde milföy pastası yedik ve çay içtik.



Gündüz yürürken Kıbrıs Şehitleri Caddesinin ara sokaklarındaki eğlence mekanları dikkatimizi çekmişti. Arkadaşımla birlikte akşam bu mekanları keşfe çıkıp, Vecihi Bar'da güzel müzik , sohbet ve bira eşliğinde harika vakit geçirdik.


Sanırım hayatım boyunca en çok yiyip içtiğim, en çok yürüdüğüm ve en çok eğlendiğim iki günü İzmir'de geçirdim. Unutulmaz anılarla ve mutlulukla evlerimize döndük.

KIYAFETLER
Lacivert şapka: LCW
Kareli kaban: Mango
Füme sweat: LCW
Pileli etek: Pull&Bear
Botlar: Deichmann
Pembe bere: Mango kids
T-shirt: LCW
Çizgili etek: Mango
Deri ceket: Mango
Güneş gözlükleri: Mango
Saat: DW
Çanta: Mango